18
türban öyle masum bir inanç simgesi falan değildir.hiç kimse senin sokakta ne taktığına karışmıyor, evinin içinde özeline müdahale etmiyor ama bazı yerlerin kuralları olur ve bunlara uyulmalıdır. hiç kimsede inancım yüzünden okuyamıyorum bahenesinin arkasına saklanmasın. eğer bir şeyin belirli bir kuralı varsa buna uyulacaktır. eğer okumak istiyorsa çıkaracaktır o türbanı. okul inanç yeri değildir, eğitim yeridir.ben okula nasıl nazi üniformasında giremiyorsam sen de türbanla giremezsin. okuldan çıktıktan sonra tekrar takarsın eğer onada birisi karışıyorsa o zaman hak ve özgürlüğe müdahaledir. çocuğunun mezuniyetini görmek istiyorsa türbanı mesele yapmayacak kadar "kendi dinine" vakıf olmalıdır insan. orada kural vardır çıkınca tekrar takarım diyecektir. başbakanımızın eşi eğer o kadar ziyaret etmek istiyorsa hasta yakınını baş örtüsünü çıkaracaktır öyle girecektir efendim içeriye. bunları büyütenlerdir ki esas türban sorunu çıkaranlardır.
(bkz: ben senin camiine nasıl ayakkabımı çıkartarak giriyorsam, sende benim okuluma başını açarak gireceksin)
bu başlık altındada görmekteyim dünün ne kadar yozbazlaştırılabileceğini bana söyler misin o zaman sözlük kadın kendini saklayacaksa türbana çarşafa girecekse allah onları neden yarattı? ne bu kadar güzel varlıklar yaratıp sonra kendilerini göstermemelerini istedi? ah be sözlük yok tabii öyle bir şey. biz kendi kendimize kraldan daha çok kralcı olduk sonra o günah bu günah diye ahkam kesmeye başladıkta ondan oldu. ondandır ki 12 yaşında bir kızın başını örtmesine hala haktır, inançtır diyenler var ülkemizde *
(bkz: emine erdoğanın aslında neye benzediğini merak etmek)
(bkz: oğlum emine erdoğan aslında kelmiş)
#30810 zoneiw |
14 yıl önce
17
haktır ve özgürlük olmalıdır. bugün inancından dolayı kapanmış kızlarımız okula gidemiyor ise, ya da kapalı bir bayanın yargıç olmaya hakkı yoksa neden bahsediyorsunuz. ağzınıza dolanmış bir özgürlükçüyüm bir demokrasi lafı gidiyor. siyasi simge ne demek arkadaşım. üniversitelerde sizin afişleriniz toplatılınca çıldırıyor, baskı olmasın diyorsunuz. üniversitelerde siz devletin otobüsüne yazılar yazıyor, toplu ulaşım engellenince baskı var diyorsunuz, siz mini etek giyip gece vakti laf atılınca özgür olamıyorum ne biçim ülke bu diyorsunuz, siz hep siz biliyorsunuz. siz terörist ilan edilmişlerin resimleriyle "kamusal alan"larda yürüyüşler yapıyorsunuz. ama bir başörtüsü takan görünce korkuyorsunuz. bunlar bu düzenin tehdidi diyorsunuz ve yasaklıyorsunuz. sindiriyorsunuz. siz istediğiniz gibi düşünüp hatta zarar verirken bir parça kumaştan ölesiye korkuyorsunuz. kendi dininizi kurmuşsunuz başka inancı kabullenemiyor, kötü bunlar pis yasaklansın diyorsunuz. çocuğunun mezuniyetini izlemeye gelen bir anneye sen bir kapıda dur diyorsunuz, hasta ziyareti için gataya giden başbakanımızın eşini bile içeri almıyorsunuz ancak farkında mısınız ki size kabuslar gördürüp geceleri altınızı ıslatmanıza neden olan masum bir inancın ürünü olan başörtüsü ile temsil ediliyorsunuz uluslararası platformlarda, resepsiyonlarda. ama yok, sigara yasağı gibi birşeyde bile baskı var, özgürlük engelleniyor çığırtkanlarıyken, iş kılık kıyafete gelince yaygara koparıyorsunuz. sorarım size gün gelir mini etek yasaklanırsa a benim aptal kafam diyerek bugün yaptıklarınızdan pişman mı olacaksınız. ama hayır sanmıyorum neden çünkü bu tehlike bu tehdit bu siyasi gidin işinize. o çok özendiğiniz avrupada bile yok böyle birşey. esas tehlikenin kendiniz ve devrilmeyen, sert statükonuz olduğunu farkedin. başörtüsüne türban diyerek onu "siyasi" ile suçlayacaksanız bile kendinize sınırsız serbesti isterken siyasal hayatınızda yine de kendinizle çeliştiğinizi farkedin. eğitimin önüne bu kadar engel koyarak sonra da ülkenin %60 ını aptal ilan ederek olmaz bu işler. tek akıllı siz değilsiniz.
#30804 kundi |
14 yıl önce
16
habertürk gazetesinde bugün okuduğum habere göre türk kadınlarının %52si takmaktaymış
15
kamu alanlarında kullanılmaya başlanırsa oluşacak sorunlardan kimin sorumlu olduğunu merak ettiğim hededir. Örneğin hakim tarafsız olmalıdır başı örtülü hakim olması sizce de garip olmaz mı ya da türk hukukuna eskisi kadar güveniniz kalır mı. Çok dertliyim be sözlük anlıyorsun değil mi
#30743 w4rdoom |
14 yıl önce
14
bazı güçler, hedef aldığı ülkeler esas sorunlarını görmesin, onlara yoğunlaşamasın diye yapay sorunlar çıkartırlar o ülkeye. türban tartışmaları da bu cinsten gözüküyor benim gözüme. gelgelelim, bu sorun çıkartıcılar alanlarında o kadar ilerlemiş ki, çıkardıkları bu yapay sorunlarla rejim değiştirmeyi bile başarmışlar. komşumuz olan ülkede, önceki rejim olan şahlık rejimini protesto etmek için giydikleri çarşafları bugün çıkarabilmek için ölüyorsa, ölümü göze alıyorsa insanlar, 'türban sorun morun değil arkadaş' diyerek, görmezden gelerek, ötelenerek, bu mevzuyu aşabileceğimizi, bize faydalı olan tarafa yürüyebileceğimize inanmıyorum.
13
türban yasağının kalkmasıyla ilgili ülkenin şahane karışık gündemi çerçevesinde melih pekdemir bir yazı yazmıştı; özgürlükçüyüz ama salak değiliz başlıklı. ertesinde odtüde aynı sloganla eylemler yapıldı, boğaziçinden cevap geldi özgürlükçüyüz ama özgürlükçüyüz diye. demek istediğim herhangi bir şeyin ne kadar özgür, tam olarak nerelerde özgür, neye göre özgür olduğunu tartışıyoruz. hala hayat bilgisi derslerinde birinin özgürlüğü diğer kimseninkinin başladığı yerde biter tanımlarından fırlamış gibiyiz. ama bu kısır döngü ve feci halde kafası karışık ülkenin içinde bariz bir ötekileş-tir-me var, gitgide kutuplar keskinleşiyor ve taraf olman bekleniyor. evet hayır sorularının keskin cevapları yok ama bekleniyor. özgürlükçü müsün evet, türban özgürlük değil midir; hmm kem küm. her sözcüğe başka anlamlar yüklemişiz. bence türban özgürlüktür, evet; siyasi bir simgeyse de siyasi anlamda özgürlük çoğulculuktur. ama bir yanda küresel, neoliberal politikalara uyum sağlamaya çalışırken diğer yandan katı muhafazakarlığını koruyan ortada kalmış, şaşırmış bir türkiye için ne kadar doğrudur bu tartışmalar, bilemiyorum. çünkü ben taraf olamıyorum artık; hmm bertaraf mı dedi biri o bile sanki yeğdir.
#30083 geist |
14 yıl önce
12
bir bireyin her türlü kıyafetiyle okuluna girebilmesi elbette hoş olurdu ancak bu ülkede düzen böyle işlemiyor. kim ne derse desin istediği kadar özgürlük yandaşlığı yapsın mesele kesinlikle özgürlük değil. bu bir düzen savaşıdır. niyet apaçık ortadadır. sadece inancından dolayı türban takan insanlar da kurunun yanında bulunan yaştır.
11
bir sorun değildir. sorun da budur zaten, bir sorun gibi karşıya alınıp çözülmeye çalışılması*. "kimseye seni sevmedim, böyle gelme" diyemez bu devlet. hassasiyet gösterdiği şeyleri de vatandaş üstünden çözemez. velev ki amaçları farklı türbancıların, bu neyi değiştirir. benim sınıf arkadaşım kapıda utana sıkıla saçını açmak zorunda kalıyorsa, bu yanlıştır. bu kadar, bitti. insansa en çok değer verdiğimiz şey, o halde onun hassasiyetleri her şeyden üstündür. merak ediyorum, pkk'yı kırdırmak için hizbullah'a her türlü desteği veren devlet, bugün dünden daha fazla mı hassas bu konuda. eğer okulda başı kapalı birilerini görüyorsan ve bu sana rahatsızlık veriyorsa, kendi risiyver ayarlarınla oyna bence, benimkilerle değil. mesela yarın sakal bir siyasi simge haline gelse ve sakal kesme zorunluluğu getirilse, ben bu sakallarımı kesmeyeceğim. bu ikiyüzlü uygulama karşısında benim gibi mağdur olan ve harekete geçmeye çalışan herkesle de birlikte olacağım. devlet artık, benim saç, tırnak uzunluğum, giydiğim kıyafet, ne kadar atatürkçü olduğum gibi fasaryalarla ilgilenmekten vazgeçip biraz daha derine inse ve midemin durumundan sorumlu olduğunu da hatırlasa, etin 33 lira olduğunu bir görse, 600 lira'yla ev geçindirilemeyeceğini, satarak bir bok olmayacağını, bir anlasa da önümüze bakabilsek. hem sakallıyım, hem komünistim, hem cemaatçiyim, hem türbanlıyım, hem eşcinselim, hem mustafa balbay'ım, hem ergenekoncu değilim. hem atatürkçü değilim, hem darbeci değilim, hem islamcı da değilim, üstelik düşünce suçu işliyorum mütemadiyen. aklıma mukayyet olamıyorum devlet amca. artık bana aynı soruyu sormaktan vazgeç, maveraünnehir nereye dökülür, bilmiyorum.
(bkz: meçhul öğrenci anıtı)
10
besbelli bir siyasi simgedir. türban özgürlüğünü savunmak cahilliğin en önünde saf tutmaktır. tamam kardeşim sen özgürlük falan diyosun da, bu türban olayını savunanların amacı özgürlük değil ki. cahil bir kesim var onlar özgürlük olduğunu söylüyorlar ama onlar da birgün anlayacaklar elbet işin aslını...
9
kemal kılıçdaroğlunun çözeceği sorundur
8
dini mi yoksa siyasi simge mi olduğu ayrımının henüz yapılamadığı kavramdır. bu sebepten ona karşı olan yaptırımlar kimi zaman diğer siyasi simgelerle (yeşil parka vb..) kimi zamansa diğer dini olgularla (ali dövmesi vb..) karıştırılmaktadır. sorun tam tanımlanamamıştır ki çözümün tanımlanması beklenilebilsin.
7
ampul, üç hilal ya da altı ok rozetiyle okula gidince de siyasi oluyorken, kolunda ali dövmesi varken de siyasiyken bu dava, neden sadece kafada kamplaşmalara neden oluyor hala anlamadığım.
6
dini olsa hak olur, siyasi olsa kamplaşma olur dediğimdir.
5
siyasi olsa ne olur, dini olsa ne olur demekten neden bu kadar çekindiğimizi anlamadığım.
4
kesin siyasi simgedir damgası yemiş bir olgudur.
#29661 abonededi |
14 yıl önce