16
orospu çocukluğu yapmak. hayatımdan misal: en yakın arkadaşının, nerdeyse hayatını beraber geçirdiğin dostunun, sevgilinle tanıştırdıktan bir ay sonra onla beraber olması. senden herşeyi gizlemesi.
amcıklık yapmak. hayatımdan misal: üç yıldır sevdiğin değer verdiğin sevgilinin, yeni tanıştırdığın yakın arkadaşınla muhabbet kurup, boktan sebeplerle senden ayrılıp, arkadaşına kaçması.
* * * *
17
yalan dolan sözlerin,yersiz kıskançlıkların bitmek bilmemesi
#34545 oinonee |
14 yıl önce
18
ses çıkartarak sakız çiğnemesi kesinlikle daha da konuşmam.
#42626 w4rdoom |
14 yıl önce
19
senin yerine kütüphane koluna girmesi. insan lisedeyken fevri davranabiliyor tabi*
#42630 rphalange |
14 yıl önce
20
insanları hareketlerine göre hayatımdan silmem ben, onun için yapabileceğim bir şey kalmadığı an, hayatımda değerli bir birey olarak yer edebilmesi için son kozumu oynadığımda silerim.
ürünü kullanılabilir hale getirmek için imkanları zorladıktan sonra atarım yani.
21
ayrıldığım her kız bu kategoriye girer, yapamıyorum ben arkadaş geyiğini
#43298 35bucuk |
14 yıl önce
22
dürüst olmaması, gerçekler yerine bahaneler bulması, güvenimi sarsması.
23
ısrarcı olması süreklı onun ıstedıklerının yapılması için diretmesi,karsısındakının ne düşündüğünün onun ıcın önemlı olmaması bencıl olmasıdır
24
saygısızlık... bu sebepten ötürü bir çok insanı sildim hayatımdan şu anki halime bakıyorum hiç pişman değilim hayatımdan bir şeyler götürselerdi benim için değerlilerdi diyebilirdim ama götürmediler. hayatım aynı devam ediyor hatta eskisinden iyi.
25
tek kelime: yalan
#52149 mu13 |
12 yıl önce
26
ego patlamasına yol açacak hareketlerde bulunması (bkz: yükseklerde uçmak)
27
ego patlamasına yol açacak hareketlerde bulunması (bkz: yükseklerde uçmak)
28
söyledikleriyle yaptıklarının uyuşmadığı hareketlerinin tümü. bir insansa eğer buna dikkat etmeli, değil mi ama hocam. ve diğer bir neden de gereğinden fazla konuşması. hayır dinlemediğimi görüyosun be insan iki dakika sus yani sus ki sus işte aaa.
#54305 texyancy |
12 yıl önce
29
onca çabaya, gösterdiğin anlayışa, zor günlerinde verdiğin desteğe, yeri geldiğinde onu ondan haz etmeyen çoğunluğa savunmana, en uyduruboktan dertlerini bile "avrupa birliği tarım politikalarına ülke olarak yeterince uygun muyuz" ciddiyetiyle ele almana ve dahi kendi derdinmişçesine sahiplenmene rağmen; sana dair ilk yersiz şüphesinde "umursamıyorsun zaten, keyfine eğlencene bakıyorsun" suçlamasıyla sana tavır koyup, telefonları bile açmaması. sen işin ucunu bırakınca da, sosyal ağlarda adeta evrenin sırrını bulmuş bir edayla "insanları çözdüm yae, dost dediğin şöyle olacak, kötü insanlar bilmemnedir, biz çok duyduk, herkes aynı*" moduna bürünmesi, tüy dikmesi.
bırakınız efendim, hayır gelmez. çoğunluğun bir bildiği var bazı durumlarda; aksini ispata uğraşmaya, amerika'yı yeniden keşfetmeye çalışmamak gerek.
30
bencillik, nankörlük, çıkarcılık, yüzeysellik. bi de hepsini toptan barındıran bi bünyeyse karşınızdaki, o zaman bilemiyorum yani.