2
kanımca birilerinin şikayet etmesiyle değil rektörlüğün "ballarım size yasaklar hazırladım" demesiyle ya da "düzenleme yapmasıyla" diyelim ki çok harş olmasın meydana gelen yasak. neden böyle düşündüğümü merak edecek olursanız kütüphanenin dış kapısının hemen önüne, yerlere yazılar yazılmıştı "sigarasız alan" diye daha çok yakın tarihte. ve bu uygulamayı da büyük ihtimalle işletmelere de yansıttılar.
şimdi gelelim yasağa. ben hayatının bir bölümünde sigaradan nefret eden, hayatının bir bölümünde fosur fosur sigara içen ve son zamanlarda da "sadece yurtta içecem lan şunu" demiş bir insan olarak objektif bir yorum yapacağım (yani bence fazlasıyla objektifim, bence ama). sigara içen insancıkların bunu bir ihtiyaç olarak gördüğünü anlıyorum ve yemeğini yedikten sonra, kahvesini içerken, marxtan tartışırken sigara içince zevk alıyor bu insancıklar. sigara dumanından rahatsız olan insancıkları da anlıyorum ki gerçekten çok leş gibi bir kokusu var bu meretin. saça siniyor, yemek yerken ordan pof pof pof kokusu geliyor, nefes alamıyorsun. ama gel gör ki odtü insanların yoğun miktarda sigara tükettiği bir yer ve ben sanmıyorum ki hiç kimsenin sigara içmeyen arkadaşı olmasın şu okulda. tabi doğal olarak noluyor, bir yere oturulacağı zaman sigara içenlere göre hareket ediliyor ya da onlara göre hareket edilmediğinde işletmeler havalandırma sisteminden o kadar habersiz ki içeriye oturunca da leş gibi yemek kokusu çekiliyor. doğal olarak geriye sadece yarı kapalı alanlar kaldı. yani neymiş iki society de aynı özelliklere sahip bir ortamda( kenarı camlı, üstten gelen sıcak hava dalgası, kenarlardaki çiçekler vs.) yaşamak istiyor. ama bu alanda yasaktan önce sigara içenler sigara içmeyenleri individual olarak rahatsız ederken yasaktan sonra authority sigara içenleri rahatsız etmeye başlıyor. dolayısıyla böyle bir hakkı kendinde gören authoritynin işletmenin gerekli düzenlemeyi( benim aklıma gelen terası bir paravanla sigaralı ve sigarasız alan olmak üzere ikiye ayırmak) yapması için gerekli ekonomik desteği sağlaması. böylece sen mutlu ben mutlu.
he tabi tepkisel olarak bu mekanlara gitmemeyi de tercih edebilirsiniz zira ikisi de para-kalite-servis bakımından tırt işletmeler, en güzeli kendin yap kendin pişir. ayrıca buradan rektöre sesleniyorum şu okulda neden semaverle çay veren bir kuruluş yok!!! eyyorlamam bu kadar.
tümünü gör