1
insanlarını malını, değerli eşyasını çalmak.
insanları yozlaştırmak, manevi değerlerini alıp götürmek.
ikinci tanımı yaptım mı bilmiyorum ama; birincisini çocukken yapmış bir insan olarak; rezil bir duygu olduğunu söylemek isterim.
efendim olay şöyle gelişti:
9-10 yaşlarındaydım. bir gün ailecek düğüne gittik. düğün salonunun önünde -mal mal- çocuk oyunları oynuyor, sürekli, karşıdaki bakkala gidip; çubuk kraker, cips, lopopo falan alıyorduk. aklıma bir puştluk geldi: market rafları, kasadan bakılınca, en arkası görülemeyecek şekilde, paralel olarak dizilmişti. en arkada bulunan raflarda, muhtelif çikolatalı gofretler (albeni, metro, ısırbeni, .. vs vs) vardı.
arkadaşlarla plan yapıp içeri girdik. ben en arkadaki raflara doğru yöneldim. abuzittin, en önde durup bakkala sorular falan sorup dikkatini dağıtıyordu. israfil de biraz ileride durup; "bakkal abi geliyor mu" diye gözcülük yapıp beni uyarmak için bekliyordu...
raflardan bir tane "metro" alıp, pantolonun "kemeri tutan şeylerinden birine" (adını bilmiyorum) yerleştirdim. kasaya doğru gidip çubuk krakerin parasını verip çıktım.
dışarı çıktığımda, altına girdiğim işten yüzümün akıyla çıktığım için inanılmaz mutluydum. ta ki "çalıntı çikolatayı yemek" faslına kadar. paketi açamadım. arkadaşlarıma verdim, onlar da kabul etmedi... o an hissettiğim şey beni resmen aşağılıyordu. "ulan yeyin şunu işte yahu!" diye diretsem de kimseye yediremedim o salak çikolatayı...
"s.kerim lan, ben gidip yerine koycam bunu!" dedim... bu sözü duyunca; arkadaşlarım bir anda hayat doldu sanki... az önceki durgunluk gitmiş, yerine cıvıl cıvıl çocukların zeki bakışları gelmişti...
neyse, plan zaten ilk planın aynısıydı. içeri girdik. ben tekrar bir çubuk kraker alıp metroyu da yerine koydum...
dışarı çıktığımızda yeniden doğmuş gibiydim...
hala aklımda kalan şey; dudakları rujlu gibi kıpkırmızı olan genç bir yurdum esnafı... bir de metro...
* * * *
bu da böyle bir anımdı... *
not: abuzittin ve israfil hayali isimlerdir.
tümünü gör