8
Her lafa verilecek bir cevabı vardır ama önce bir lafa bakar laf mı diye sonra da söyleyenine bakar adam mı diye. Asaleti suskunluğundandır(ya da suskunluğu asaletinden bilemedim).
Her şeyin en iyisine layık olan kızdır. Evet hayat müşterektir her şey ortaklaşa yapılır kadın hizmetçi midir falan filan da bu kızımız her nedense hiçbir ev işini yapamamakla çok övünür (ayh cnm bn ymrt ble kırmm yha) ne oluyor yani yapamayınca? Çok mu kıymetli oluyorsun? Sonra bu kızımız ben çok vasıfsızım ama en iyi koca benim olsun en zengin koca benim olsun, beni çok sevsin, el üstünde tutsun, gezdirsin, bir dediğimi iki etmesin der. Toplum hep öyle dayatmıştır, zengin iyi koca bul evlen çocuk yap.
Giyinmeyi bilmez, en yakın dostu babeti, taytı ve tuniğidir. Ama güzel ve dikkat çekici giyinmiş bir hem cinsini görünce en iğrenç yaftaları yapıştırır hemen. Topuklu ayakkabı giymeyi bilmez ki zaten hiç de sevmez, hatta bunlarla yürümüyor olmanın dünyanın en büyük vasıflarından biri olduğunu düşünür. Düğünden düğüne giyiyordur zira, ki onda dahi yanında babetini terliğini götürür zaten.
Kıskançtır diyemeyeceğim çünkü naif bir şekilde adlandırılamayacak bir şekilde yaşar kıskançlığını. Kendisi yedekte birini bulundurur illa ki zira kendisini garantiye alması gerekmektedir olur a elindeki bunu bırakır da onunla evlenmezse diye. Sevgilisi başka bir kadınla konuşamaz, başkasına bakamaz, başka birini aklından geçiremez, ama mastürbasyon yaparken de onu düşünmesi iğrençliktir.
Kapris nasıl yapılır 101 course'u açılsa bunu advanced level'a taşıyıp 500'lü kodlara getirir. Hemen sevgilisiyle Facebook ortak hesabı açılır, sevgilisinin tüm arkadaşları onun onayından geçer. Sevgilisi arkadaşlarıyla maç izlemeye gidince kıyamet kopar ama kendisi kızkıza içmeye çıkar, Merve'lerde yarıya kalır. Gecenin bir vakti sevgilisi Türkiye'nin öbür ucunda bir iş seyahatindeyken arar, gelsin diye tutturur gitmeyince sen bana kıymet vermiyorsun olur, meteor düşse sen neden o kıza bakıyordun o sırada der, nys sn mşglsn snrm der, o kızla konuşmayacaksın der, der der. Fakat sevgilisinin zor anında o onun yanında olmak zorunda değildir, daha iyisi vardır çünkü o hep daha iyilerine layıktır.
Bekaret en önemli kavramıdır ama zarının bozulması dışında her şey yapılabilirdir onun için. En yakın arkadaşlarının bile bu uğurda kuyusunu kazabilir ama evlendikten sonra aklanıp paklanmış, evinin hanımı, çocuklarının anası olmuştur. Bundan sonra övüneceği her şeyi kocasının ne kadar mükemmel bir insan olduğu, ne kadar zengin oldukları, görgüsüzlükleri ya da sonradan olmaya çalıştıkları görgülü halleridir. Sonra çocuk olunca tüm muhabbet çocuğa döner. Kendi hakkında bir şeyler veremeyen, kişiliksiz olmayı neredeyse kabullenmiş insan modelidir.
Hah tabii bu noktada şöyle de bir paradoks vardır ki evlenmeden önce asla olmaz. O kadar bastırılmış bir toplumda yaşamış ve büyütülmüşlerdir ki her şey ayıp her şey günah gelir. Sevgilisini öpmeyi bilmez, sevişmeye korkar, sevmeye korkar hatta neredeyse. Bu ülkede ne kadar çok vajinusmus olan kadın var, evlendikten sonra kocasını aldatan ne kadar çok kadın var duysa inanmaz insan ama öyledir. Koca özgürlük demektir çoğu için, ya evdeki baskıdan kaçmak için ya yaşayamadığı cinselliği tatmak ya kendi istekleri olduğunu kanıtlamak ya başka birini elinde oynatabileceğini göstermek ya da herhangi bir şey için kapıdır koca.
Şöyle de ilginç bir şey var ki tadına doyamadığımız yemekleri yapan, her yaz kurularını salçasını reçelini yapan, örgü ören, dikiş nakış bilen, her gün evi temiz tutmayı başarabilen, bu esnada hem çalışan hem çocuk bakan hatta hem okuyan dünyanın en yetenekli türü adlandırabileceğimiz Türk kadınının da kızıdır kendisi. Bu da evrimin terse işleyişinin kanıtıdır.
#77894 bluefairy |
11 yıl önce