2
benim yaşadığım şu şekilde:
yanlış hatırlamıyorsam 9 veya 10. sınıfta coğrafya dersinde bilgisayardan sunum yapmam gerekti. zaten şu powerpoint işlerine kıl oluyorum bir de kalabalığa hitap etme, sunum yapma vs. işlerini de hiç beceremediğim için gergin gergin sınıfa girdim. sıram bir an önce gelsin yapayım da atlatayım diye düşünürken bir yandan da kafamda neyi nasıl anlatırımın hesabını yapıyorum, stres hat safhada. neyse efenim, sıram geldi sonunda, usb'yi hocanın -sonradan virüslü olduğunu anlayacağım- bilgisayarına taktım, tabi slaytı açana kadar da projeksiyon kapanmıyor, her şey görünüyor orada. usb'yi takar takmaz dumura uğradım, kızarmaya başladım çünkü normalde adı external drive veya o tarz default isme sahip stick'in adı sevgili hocamızın bilgisayarındaki sevgili virüs vesilesiyle gözde olmuştu, ve sınıfta da tesadüf o ki gözde isminde bir kız vardı. yani ablam kardeşim yok, gözde isminde herhangi bir akrabam veya usb'yi almış olabileceğim bir arkadaşım yok, nasıl açıklanır ki şimdi bu? hoca da ters bir tip, yüzüne hocam bilgisayarınıza virüs girmiş de diyemiyorsun. yer yarılsa da içine girsem, ya da deprem olsa yangın çıksa veya meteor düşse de şuradan kurtulsam düşünceleriyle neyi nasıl söylediğimi bilmeyerek sunumu bitirdim, iyi de bir not aldım. sonradan düşününce tabi sunumlar arasında ekrana kimsenin dikkat etmediğini, hatta sunumlarda bile çoğu kişinin başka şeylerle uğraştığını hatırladım. yani gören olsa bile neden bunu önemsesin ki? ama işte insanın öyle gergin ve stresli anına denk gelince sağlıklı düşünebilme yetisini yitirmesi yok mu, hastasıyız. bu da böyle bir anımdı.
tümünü gör