10
geçenlerde uzuunca bir aradan sonra yolum ankaraya düştü. biraz heyecanlı, biraz kaygılıydım. içimde bir müddet ankarada yaşayıp sonra ondan ayrılıp hayli zaman ankarayı görmemiş birinin ancak anlayabileceği kıpırtılar vardı. bu konuya başka bir başlık altında değineceğim. yola çıktığımdan beri "bir şeyi unuttum ama ne?" diye düşünüyordum, bu soruyu rutin bir yolculuk vesvesesi sayarak bastırdım. fakat aşti'de inip bir müddet yürüdükten sonra parmaklarımı yolda düşürmüş olabileceğimi farkettim. demem o ki aşti neyi unuttuğunuzu, neyi geride bıraktığınızı size hatırlatabilecek güçte bir mekandır. benim için bu basit bir çift eldivendi. dilerim size "eksik bir şey mi var" diye sorduran da bundan büyük bir şey olmaz.
tümünü gör