kayıt

can dündar

  1. 3
    milliyet gazetesi'nde ada başlıklı köşe yazıları da yazan kişi.güzel yazılarından birisi de şudur ;

    -- spoiler --


    ağır bir Öss sorusu gibiydi esquire dergisininki... “hayattan ne öğrendiniz?”
    verilen süre içinde aklıma gelenleri aşağıda yazdım.
    yanlışların doğruları götürmeyeceğini umuyorum:
    * * *
    sonsuz bir karanlığın içinden doğdum. işığı gördüm, korktum. ağladım.
    zamanla ışıkta yaşamayı öğrendim. karanlığı gördüm, korktum.
    gün geldi sonsuz karanlığa uğurladım sevdiklerimi...
    ağladım.
    * * *
    yaşamayı öğrendim.
    doğumun, hayatın bitmeye başladığı an olduğunu; aradaki bölümün, ölümden çalınan zamanlar olduğunu öğrendim.
    * * *
    zamanı öğrendim.
    yarıştım onunla...
    zamanla yarışılmayacağını, zamanla barışılacağını, zamanla öğrendim...
    * * *
    İnsanı öğrendim.
    sonra insanların içinde iyiler ve kötüler olduğunu...
    sonra da her insanın içinde iyilik ve kötülük bulunduğunu öğrendim.
    * * *
    sevmeyi öğrendim.
    sonra güvenmeyi...
    sonra da güvenin sevgiden daha kalıcı olduğunu, sevginin güvenin sağlam zemini üzerine kurulduğunu öğrendim.
    * * *
    İnsan tenini öğrendim.
    sonra tenin altında bir ruh bulunduğunu...
    sonra da ruhun aslında tenin üstünde olduğunu öğrendim.
    * * *
    evreni öğrendim.
    sonra evreni aydınlatmanın yollarını öğrendim.
    sonunda evreni aydınlatabilmek için önce çevreni aydınlatabilmek gerektiğini öğrendim.
    * * *
    ekmeği öğrendim.
    sonra barış için ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini...
    sonra da ekmeği hakça üleşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim.
    * * *
    okumayı öğrendim.
    kendime yazıyı öğrettim sonra...
    ve bir süre sonra yazı, kendimi öğretti bana...
    * * *
    gitmeyi öğrendim.
    sonra dayanamayıp dönmeyi...
    daha da sonra kendime rağmen gitmeyi...
    * * *
    dünyaya tek başına meydan okumayı öğrendim genç yaşta...
    sonra kalabalıklarla birlikte yürümek gerektiği fikrine vardım.
    sonra da asıl yürüyüşün kalabalıklara karşı olması gerektiğine aydım.
    * * *
    düşünmeyi öğrendim.
    sonra kalıplar içinde düşünmeyi öğrendim.
    sonra sağlıklı düşünmenin kalıpları yıkarak düşünmek olduğunu öğrendim.
    * * *
    namusun önemini öğrendim evde...
    sonra yoksundan namus beklemenin namussuzluk olduğunu; gerçek namusun, günah elinin altındayken, günaha el sürmemek olduğunu öğrendim.
    * * *
    gerçeği öğrendim bir gün...
    ve gerçeğin acı olduğunu...
    sonra dozunda acının, yemeğe olduğu kadar hayata da lezzet kattığını öğrendim.
    * * *
    her canlının ölümü tadacağını, ama sadece bazılarının hayatı tadacağını öğrendim.


    -- spoiler --

    not: ''hayattan ne öğrendim'' yazısı 16 haziran 2008 tarihli milliyet gazetesi'nde yayımlanmıştır,alıntıdır.
    #22355 melancholia11 | 14 yıl önce
     
  2. tümünü gör