10
ooo, esas eğlence burada dönmüş, ben nasıl kaçırmışım zamanında...
elin oğlunun 600-700 yıllık eserleri bugün yazılmış gibi okuduğu iddiası: (british council üyesi bir yazar ve başöğretmen genevieve white'dan sizler için geliyor): https://www.britishcouncil.org/voices-magazine/we-shouldnt-teach-shakespeare-to-english-learners-false
başlığı: we shouldn't teach shakespeare to learners of english: false
evet, eski bir yazarı öğretmemiz gerekmediği yalandır diyor. peki çatır çatır okunuyor muymuş o yazılar:
"When I read Shakespeare I need glossaries and footnotes to help me understand unfamiliar words and historical references. How then, can we expect our learners to decode his works? In fact, there are a number of ways to make the language of Shakespeare more accessible to learners of English."
yani diyor ki, ben shakespeare okurken anlamama yardımcı olması için konuya özel sözlüklere ve dipnotlara ihtiyaç duyuyorken öğrencilerimizin onun metinlerini anlamalarını nasıl bekleyebiliriz? Aslında, shakespeare'in dilini öğrencilere daha "ulaşılabilir" kılmanın yolları mevcuttur" dikkat ederseniz shakespeare metinlerini daha "accessible (ulaşılabilir)" kılmaktan bahsediyor, ki tüm yazılanı anlamlarını beklemek olmadığı, öyle olsaydı "understand (anlamak)" fiilini kullanırdı. yazıda da özetle shakespeare'in metinlerinde günümüz ingilizcesi ile de anlaşılabilecek kısımlar olduğu ve derslerde bu kısımlara odaklanılması gerektiğinden bahsediyor.
"osmanli turkcesi kelimeleri bilmeyen iyi hukukcu olamaz. iyi edebiyatci olamaz. iyi tarihci olamaz..bu alanlara dair amator arastirma dahi yapamaz" iddiası:
-tarihçi olamaz (check)
-hukukçu olamaz(bilmiyorum, bunu yazan benden daha bilgili olabilir, zaten şu #103374 entrymde belli başlı birkaç alanda gerekli olduğunu belirtmiştim)
-iyi edebiyatçı olamaz (işte buna katılmıyorum. edebiyatçı her şeyden önce okunmaya ve/veya dinlenmeye değer yazılı/sözlü üretim yapan kişidir.bırakın osmanlıca bilmeyi, ki esasen bir yazı dilidir, okuma-yazma bilmeden vurucu şiirler üreten ozanları unutmayalım. bunun yanında osmanlıca'nın aktif kullanıldığı dönemler, düzyazı tarzı için nicelik bakımından oldukça kısır dönemlerdir. yani osmanlı'dan devralabileceğimiz öyle aman aman bir düzyazı edebiyat birikimi bulunmamaktadır.)
-bu alanlara dair amatör bir araştırma dahi yapamaz ("amatör araştırmacılık"tan siz gerçekten de osmanlı arşivlerine girip orijinal metinleri incelemeyi mi anlıyorsunuz? azminize hayran kalmakla birlikte ben bununla inka tarihini merak eden birinin arjantin'e veya şili'ye gidip kitabe okumaya çalışması arasında bir fark göremiyorum. amatör bir araştırmacı için oldukça maliyetli bir uğraşi ki kastettiğim maliyet gidiş-dönüş uçak bileti değil! amatör bir araştırmacı için belgenin orijinalini görmekten çok ne anlattığı önemli olsa gerek, bunu da konunun uzmanlarının yayınlarından takip etmek daha az külfetli olacaktır.)
nutuk'u orijinal metininden okumak: evet, bu iddia diğerlerine göre daha sağlam, eski belge okuma becerisini de içermekle birlikte mevzubahis eserin çeşitli yayınlayanları tarafından sadeleştirme kisvesi altında -belki de kasten- bozulması problemine de işaret ediyor. bu soruna nasıl yaklaşmalı? daha önemlisi buradaki esas sorun nedir? ülke kaynaklarının kutsal olma iddiası olmayan bir kitabın okunabilmesi için herkese öğrenimi oldukça zor bir dili öğretmek üzere mi kullanılması daha akılcı olur, yoksa bir tanecik olsun bilimsel ahlakı olan edebiyat tarihçisi yetiştirmek üzere mi?
bu arada içindeki iddialarından ikisine cevap verdiğim #98655 sahibi yazara haksızlık etmemek adına, ilmi meselelerin ideolojik istismarından kaçınılması gerektiği, zorunlu kılmanın yanlışlığı konusunda tamamen haklıdır. konu ile ilgili kendi görüşlerimin derli toplu hali için: #103374
tümünü gör