kayıt

ağlama krizi

  1. 6
    bittikten sonraki o 5-10 dk istesen de ağlayamıyorsun, öyle mal gibi oturuyon, ne ağladım be biraz önce filan diyon içinden . hiç de böyle, yeni sayfa modu olmuyor sanki. zıçmışık ağlamışık tüm sayfalar boklu.........
    #102982 feminist as fuck | 9 yıl önce
     
  2. 5
    karşı konmamalı, kaçılmamalıdır. arada bir ağlayınca insan cidden daha güzel hissediyor, boşalıyor adeta. kalan günlerine sıfırdan başlıyor gibi sonra. 5-10 dakika olsun, yarım saat olsun neyse engellemeyin dostlar, bitince vereceği hisse değiyor.
    #102981 originofsymmetry | 9 yıl önce
     
  3. 4
    benim sadık arkadaşım. kendisiyle beraber nice nice şeyler de getiriyor her defasında. bu sefer sinirliliğini getirmiş. ne kötü etmiş. çünkü her gelişinde olan kendime olurdu, bu sefer sevdiklerime de yansıyor. böyle anlaşmamıştık . kendine gel de yok olduğunda düzgün anımsıyayım.
    #92761 nihil | 10 yıl önce
     
  4. 3
    Aylardır yapmak isteyipte yapamadığım, içimde biriktirdiğim, iki kişinin entrysi ile salya sümük olduğum durum. Aferim.
    #89631 enik | 10 yıl önce
     
  5. 2
    ne zaman nerede geleceği belli olmayan, hıçkırtan, salya sümük eden kriz. bazen anılar, bazen alınan kötü bir haber, bazen de sadece internette bir yazı * okumak veya özel bir şarkıyı dinlemek bile sebep olabiliyor. kriz geçince gelen rahatlık duygusu da olmasa çekilecek şey değil, passiflora almış gibi oluyorum.

    ayrıca ağlattın oç.
    #89619 originofsymmetry | 10 yıl önce
     
  6. 1
    belli bir sebebi olmaksızın, ansızın başıma gelen şey. neyse ki öyle uzun bir hikayem yok üzülecek. aslında iyi bir şey mi bu kötü bir şey mi insan bilemiyor. sebepsiz mutsuzluk gibi sebepsiz ağlama da en kötüsü gibi geliyor bana. sebebi olsa insan yas tutabilir belki, anlamlandırabilir hiçliğini. ama sebepsiz olunca ilaçlar devreye girer. ağlama krizi diyorduk. derste bir kere başıma geldi neyse ki. hazırlık olunca bir lise havası var ama biliyorsunuz. sonrasında gülden hoca epey konuştu benimle. onun sayesinde biraz toparladım sanırım. bu yüzden ne kadar iyi bir hazırlık hocası olduğundan daha önce başka bir entryde bahsetmiştim. ankara'da okumanın kötü yanlarından biri de buradan geliyor sanırım. istanbul'da iken ufuk çizgisine bakıp ağlamak daha fazla işe yarıyor. durduk yere ağlamalarını azaltıyor. deniz göz yaşını içeriyor sanki. ankara'da öyle mi? bütün toprak, ağaç, ev , hepsi göz yaşına muhtaç sanki. ama beni en çok kendine çeken şeylerden biri de devrimde koşarken ağlamak. gerçekten bunun gibisi yok. acı çekmekten hoşlanıyor gibi görünmeyeyim de. yaşanılası şeylerden. sebepsiz yapmayın tabi, sebebi olsun. canınızı acıtan bir sevdiğiniz olsun. ne bileyim curve size 50 bassın falan.
    #89572 nihil | 10 yıl önce