8
(bkz: yetenek sonradan kazanılabilen bir şeydir.)
#86433 dadada |
10 yıl önce
7
Ilkokulda imrenilerek hatta kem gözlerle baklılan, beyninin sağ lobuna hayranlık duyulan nadir insanlardır bu zatı muhteremler. Diğer sıradan insanlar saatlerini harcayarak çöp adam, kutu ev yaparken, bu zatı muhteremler utanmasalar yüzdeki kırışıklıkları, evdeki pencerenin içerisini çizeceklerdir. Bu arada kesinlikle yetenek ve el yatkınlığıdır, tecrübeyle sabittir. *
#86432 fafner |
10 yıl önce
6
içinde bulunduğum sınıflarda bu arkadaş bendim. fakat şöyle ki yeteneğimi geliştirmeye çalışan biriydim -ki hala da oturup pratik yapan bir insanım-ve zamanında bedavaya eğitimini de aldım bu sebepten ötürü.
sonraki yıllarda da sık sık arkadaşlarından "beni de çizsene" tarzında istek/sipariş alan öğrencidir.*
5
pokemon bile çizer (çizdirmişlerdir) bu.
4
övünmek gibi olmasın ama bu öğrenci benim
ilkokulda resim öğretmenimiz beni hiç sevmezdi. bir gün hocamız konuşurken liderlik yönü güçlü olan kişilerin sanattan da anladıklarından falan bahsediyordu ve mesela sınıf başkanları güzel resim yaparlar gibisinden örnek verdi. sonra bu sınıfta başkan kim diye sordu, sınıf başkanı bendim. sınıf başkanının ben olduğumu öğrenince böyle bi suratı ekşidi ve konuyu değiştirdi. sonrasında dönem sonu çizdiğimiz resimlerin hepsini gösterip bize not veriyordu. ben resimlerin tamamını gösterdim. ama fazla beğenmedi, 4 verecek gibiydi. hemen devreye ödevimiz olmayan ama kendim çizdiğim resmi gösterdim. bir mahalle resmiydi, ince ince işlenmiş, karakalem çalışması bir resim. başka karakalem resimleri de vardı. hayran kaldı ve 5 vermişti. "iyiki o resimleri yanımda getirmişim" dedim.
sonrasında yine bir gün suluboya yapıyoruz. ben en ön sıradaydım, hoca sıraları gezip kim ne yapıyor diye bakıyordu. birden bana "dur sakın birşey yapma" dedi "aha şimdi boku yedik dedim"* "işte bu, işte bu" dedi, aldı çizdiğim resmi ve tüm sınıfa dönerek "işte bu şekilde gölge vereceksiniz" dedi. "ya allah belanı versin" dedim içimden "bunun için mi ödümü patlattın"
bir sonraki yıl hocamız değişti, yeni hocayla ilk kes resim yapacaktık. yapacağımız resimde doğayla ilgili bir slogan seçip altına da resmimizi yapacaktık. ben slogan olarak "her çocuk bir fidan, bin fidan bir orman" sloganını seçtim, altına da keçeli kalemle ağaç diken çocuklar falan yaptım. ancak ben fazla büyük puntolu yazı yazamam, bu yüzden sloganı babam yazdı. derste hoca benim resmime bakınca "başka birinden yardım aldın mı" diye sordu. ben de dürüst biriyimdir, babam yazıyı yazdığı için "evet aldım" dedim. hoca bir hiddetlendi, sen bunu nasıl yaparsın, kendin yapsana, başkasına yaptırıyosun. ama o arada ben anlatıyorum, hocam yanlış anladınız sadece yazıyı babam yazdı diyorum ama inanmıyor sen bu resmi yapmış olamazsın resim çok güzel diyor. derken sınıf arkadaşlarım da bana arka çıktılar da o zaman anca inandı. yoksa sıfırı basacaktı.
işte böyle yani sizin anlayacağınız güzel resim yapmak da ayrı bir zor.**
#75873 fenomenon |
11 yıl önce
3
dağın eteklerinden gelen akarsu,ev ve ağaç dışında başka bir şeyler çizen çocuktur. hayal gücü geniştir.
2
"benim için de bir ev çizsene" ya da "şu ağacı çizemedim ya, bir yardım eder misin" gibi sorularla derste rahatsız edilebilme potansiyeli fazla olan insandır.
1
yıllar sonra hiçbir resim ödevini ebeveynlerine yaptıramamış olmasının eksikliğini yaşayabilir.