9
kafanı yastığa her koyduğunda onu düşündüğün adını duyduğunda bile heyecanlandığın belki bi' daha benim olur diye ümit ettiren zaman dilimidir. çoğunlukla erkeklerin başına gelen terkedilme sonrası hali diğer türevlerinden daha sancılı geçmektedir. sevilen kişinin yaptığı kötülükler düşünülerek acısı hafifletilebilmektedir.
#69236 sirjohn |
11 yıl önce
8
unutulmaz alışılır dediğim mesele.
#69216 kamikaze |
11 yıl önce
7
unutana kadar derslerde o kişiye baktırır, sınava çalıştırmaz, dersi dinletmez, onu görmek ne yaptığını öğrenmek için salak hareketler yaptırır. insanı insanlıktan çıkartır. zordur.
#68528 starbuck |
11 yıl önce
6
aslen unutmak diye bir şey yoktur sadece eski duygularınız kalmaz net.
#68502 beril |
11 yıl önce
5
o kadar zor olmayandır. evet belki o an için zor gelebilir ama üzerinden belli bir zaman geçtikten o kadar da önemli olmadığı açıkça görülecektir. konuyla ilgili ramiz dayı'nın seslendirdiği bir oscar wilde şiiri için buyurun:
Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini
Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!
Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimileri yaşlı iken öldürür;
Şehvetli ellerle öldürür kimi
Kimi altından ellerle öldürür;
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
Kimi aşk kısadır, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satın alır;
Kimi gözyaşı döker öldürürken,
Kimi kılı kıpırdamadan öldürür;
ÇünKü Herkes öldürebilir sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez.
yok hayır ben öldürmem unutamam birtanem canım o nasıl olur ben onsuz yaşayamam derseniz de olaya biraz gerçekçilik katmak amacıyla bu da louis aragon'dan gelsin:
Mutlu Aşk Yoktur
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman
Ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini
Ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi
Ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi
Hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an
Mutlu aşk yoktur
Hayatı Bu silahsız askerlere benzer
Bir başka kader için giyinip kuşanan
Ne yarar var onlara sabah erken kalkmaktan
Onlar ki akşamları aylak kararsız insan
Söyle bunları Hayatım Ve bunca gözyaşı yeter
Mutlu aşk yoktur
Güzel aşkım tatlı aşkım kanayan yaram benim
İçimde taşırım seni yaralı bir kuş gibi
Ve onlar bilmeden izler geçiyorken bizleri
Ardımdan tekrarlayıp ördüğüm sözcükleri
Ve hemen can verdiler iri gözlerin için
Mutlu aşk yoktur
Vakit çok geç artık hayatı öğrenmeye
Yüreklerimiz birlikte ağlasın sabaha dek
En küçük şarkı için nice mutsuzluk gerek
Bir ürperişi nice pişmanlıkla ödemek
Nice hıçkırık gerek bir gitar ezgisine
Mutlu aşk yoktur
Bir tek aşk yoktur acıya garketmesin
Bir tek aşk yoktur kalpte açmasın yara
Bir tek aşk yoktur iz bırakmasın insanda
Ve senden daha fazla değil vatan aşkı da
Bir tek aşk yok yaşayan gözyaşı dökmeksizin
Mutlu aşk yoktur ama
Böyledir ikimizin aşkı da
sevgilerle sözlük. çok takılmayın böyle şeylere aşk maşk yalan dolan bunlar hep.
#68463 anadoljet |
11 yıl önce
4
Başlık, üzerinden dört ay geçtikten sonra ilk entryi okuyunca daha bir anlam kazandı. Okuduktan sonra farkına varıyor ki insan, mesele o kadar büyük değilmiş. Bir zamanlar güzel duygular paylaştığın insanı unutmaya çalışmanın bir alemi yokmuş, herkes kendi yolunu çizmiş ve hayat devam etmiş. Zaman iki tarafa da hak vermiş ve böyle gelmiş böyle de gidecekmiş.
#68447 dreamer |
11 yıl önce
3
zordur, çünkü o kişiye atfettiğin her türlü duyguyu temizlemek, gerçeğe göre düzeltmek falan gerekir.bu işlemleri onu görmezken yaparsın ama onu gördüğün anda yalnızca yaptığının farkına varırsın.sanırım en iyisi bunun geçici bir durum olduğunu ve her 10 kişiden 15nin bunu yaşadığını düşünerek, zamana bırakmak gerektiğidir.burda zaman tipik ata sözlerindeki gibi ilaç niyetinden çok hayatta daha önemli birsey olana kadar bekleme sabrına yardımcı olacak şeydir
2
başlığı gören alişan'ın dilinden şu cümleler dökülür: ''bu konulara girmeyelim..''
1
filozofların üzerinde neden tartışmadıklarını anlayamadığım konudur, bunu da bir çözümsüzlüğe itelerdi ya. (bkz: evrenin ana maddesi ) dilin gönüle hükmetmesini istediğin ama bir türlü başaramadığın, çünkü sevmiştin. bir zamanlar baktığında yüreğini eriten yeşil gözlere nasıl lanet okuyacak, sımsıkı sarıldığın vücudu nasıl kestirip atacaksın. başlarda tutmaya çekindiğin o minik elleri nasıl kırmak isteyecek, hayatın kaynağını bulduğun dudakları hatırlamadan nasıl ıslatacaksın seninkileri ve hangi parfümle, kaç hamamla çıkaracaksın onun kokusunu üzerinden. hangi balık hafıza "şapşal" deyişini unutabilir. unutmak sevmeyene mahsustur asla sevene değil.
#58002 dreamer |
12 yıl önce