16
bacak bacak üstüne atıp uyuşmasını beklemek. yeterince bekledikten sonra kalkıp yürümeye çalışmak.
17
(bkz: lucid dreaming)
(bkz: kitap okumak)
(bkz: herhangi bir yerde ingilizce yazı görünce var gücümle aksan yaparak okumak)
(bkz: psikolojik film izlemek)
#74158 ascender |
11 yıl önce
18
(bkz: PES)
#74217 exorcist |
11 yıl önce
19
kızım ile köyde yeşil, yüce dağlar, çam kokusu ve hafifçe esen rüzgarın altında etrafa bakmak
#74227 yaris |
11 yıl önce
20
illüstrasyon, suluboya türevi çalışmaların sergilendiği sitelerde saatler harcamak.
21
nefes almak
22
bir ara anime izlemek, manga ve kitap okumak idi,
daimi olanı origami yapmak *,
bir de bir hobiden yorulup, bıkıp, yeter artık diyene kadar o hobiyle uğraşmak, hobim hobimden bıkmak!
#78725 bluefairy |
11 yıl önce
23
cifle klozet temizlemek (o parıltıyı görmeliyim)
#78753 magrull |
11 yıl önce
24
nümizmatik, kağıt para koleksiyonu
25
hikaye yazmak, bazen de bu
#78769 ayiboan |
11 yıl önce
26
yaban domuzu ve geyik avlamak.ama sadece yetişkin ve erkek olanları vuruyorum *
27
oyun oynamak, dans etmek, yok yere kendimi üzmek, etc.
28
Sigara paketlerinden ev eşyası yapmak
29
puzzle yapmak bunlardan bir tanesidir benim için. ev arkadaşımın yıllardır dokunmayıp bir heves belki kalabalık olunca yapılır diye asıl evinden getirdiği bir puzzle'la başladı her şey. salonda bir masa tahsis edildi; goygoy muhabbet derken salona gide gele bir şekilde bitti o puzzle, çerçevelendi duvara asıldı. eserimizle çocukça bir gurur duyarken bir yandan da elimiz boş kaldığı için üzülüyorduk haliyle.
hiç vakit kaybetmeden ikinci puzzle alındı, ilk günkü heyecan ile, işler güçler elverdiğince ve denk gelmesine göre bazen yalnız bazen de beraber oturup bir şekilde bu da bitirildi, çerçevelenip asıldı. sonra baktık kafa dağıtmak için birebir, maddi yükü gayet makul, yalnız veya topluca da yapılabilen ve çok da keyif veren bir hobi olduğuna kanaat getirdik ve de bir daha önünü alamadık. arkadaşlarımız eve çıkıyordu mesela, ev hediyesi olarak puzzle yapıp veriyorduk, alacak doğum günü hediyesi bulamıyorduk, puzzle yapıyorduk.
her güzel şeyin bir sonu var tabi, bu düzen de bir noktada arkadaşlar evden çıkınca mecburen bozuldu. onlarla bir sabah saat 5 sularında kafalar çiçekken yapılan bir çılgınlıkla siparişi verilen ve muhtemelen daha büyüğünü yapmaya hiçbir zaman yeltenemeyeceğimiz bir puzzle da kaldı mı bana. o günden beri de onlardan devraldığım bayrağı taşıyor, günlük hayatın stresinden kurtulmak için duşakabir yerine puzzle'ı seçiyorum.*
30
sigara sarmak. ama origin bey sardırmıyor. sen de arap kağıdı alma ocb al biraz burayı da düşün.