7
çağatay koçtuğ da oynamıştır*:
http://youtu.be/HdinqWG7NSU
#87350 ysminc |
10 yıl önce
6
bileti bulmak için ayrı bir sır gerekiyor bence zira çıktığından beri alamadım. bu yüzden gideni kıskandığım, içimde bir yara olan oyundur ama yılmadım hala savaşıcam.
#59986 virvir |
12 yıl önce
5
saygılar. lütfen izleyin
#59932 texyancy |
12 yıl önce
4
kendisi 14. sanat festivali kapsamında odtü'de o muhteşem olduğu söylenen oyunu sergileyecek ama odtü'ye geleceğini öğrenmeden önce biletlerin tükendiğini öğrenmek çok acı oldu :(
#59922 dreamer |
12 yıl önce
3
gogol'un yazdığı oyun.ankara'da canım erdal beşikçioğlu'nun tek kişi canlandırdığı oyun ama 2 senedir kapalı gişe oynuyo koduğum o yüzden hala gidemedim.ankaralılara ne bu sanat sevgisi dedirten oyun!
#59919 kikikismi |
12 yıl önce
2
30 mart 2012 günü oyunu izlemiş birisi olarak izlenimlerimi paylaşmayı görev bilirim
öncelikle biletin alınması/bulunamaması hakkında bir kaç kelam etmek isterim efendim;
şahsen ben ve bir arkadaşım oyun gününden tam 13 gün önce gece hiç uyumadan sabah 4 sularında yola çıkarak ulus'taki dt gişesine gittik ve 8 adet biletimizi paşalar gibi aldık. ha bizim için çok mu eziyetti bu hayır. sonuçta üniversite öğrencisi olarak nice geceler uyumadık geyik yaptık içtik sabahladık eğlendik saçma sapan gezdik boş zaman geçirdik, bir oyuna bilet almaya mı gitmeyeceğiz, küçük bir macera da oldu bizim için 10'da gişe açılana kadar geçen saatler. ki zaten o biletleri almak için harcanan o emek, hak etme duygusu, oyundan alınan zevki kat be kat artırıyor, insan psikolojisi sonuçta.
şu karaborsa işine gelirsek, benim düşünceme göre karaborsa bilet satan da alan da aynı derecede aşağılık bir zihniyete sahiptir, sen gidip insan gibi sırandan bileti almayıp karaborsa bilete 5 mislini bayılırsan satanları haklı çıkarmaktan başka bir şey yapmamış olursun. gişede beklerken de gördüm ve düşüncemi söyledim ama nafile. herkes ne kadar alabiliyorsak alalım karaborsa satarız muhabbetinde idi.
sonuç olarak o gece çok keyif aldığım saatler geçirdik arkadaşlarımla birlikte. ama bir kaç arkadaşım da vardı ki o sekiz biletin sahiplerinden, yılda bir tiyatro belki izliyordur belki izlemiyordur, oyunun ününden ve oyuncusundan doğa-üstü bir şeyler beklemiş olsa gerek 'umduğumu bulamadım' gibi basit bir yorumla çıkışta direk taksiye atlayıp gitti (ki bilet siparişini bana yalvar yakar vermişti). ki bence erdal beşikçioğlu doğa-üstü bir şeyler sergiledi (genelde oyuncuların 10-15 dk'lık tiratlarını yakıcı spotlar altında sergilemesi büyük başarı sayılırken adam 80dk susmadı durmadı sürekli zıpladı sürekli bağırdı indi çıktı). oyuna, bir hikaye, bir macera, bir film izlemeye gider gibi giderseniz zaten keyif alamazsınız, gidin tv'de sit-com izleyin o zaman.
oyundan bir şeyler almak istiyorsanız her cümlenin altında yatan anlamı irdeleyin, kendinize bir sorun 'esas deli ben miyim acaba?' diye. ve o delinin yarattığı hikayenin kendince ne kadar gerçek olduğunu hissetmeye çalışın
vesselam
1
gogol'un yazdığı ve bir delinin değil, adım adım deliliğe giden birinin hayatını anlatan güzel bir oyundur. baş rolünde erdal beşikçioğlu'nu görmekteyiz. bu sezon son oyun olduğu söylenmektedir ve ne yazık ki bu son oyunun biletleri de sabahın 6:30'unda sıraya giren bir kaç hırslı adam yüzünde 9'u 1 geçe tükenmiştir. *
#39708 olala |
14 yıl önce