1
29 yaşında intihar etmiş şair.
sylvia plath hayranıdır ve üzerine incelemer yapmıştır. sonu da ona benzemiştir/benzetmiştir.
hayatın neresinden dönülürse kardır demiş..
hayran olduğum kadınlardandır.
oruç aruoba kendisi hakkında şöyle yazmıştır:
bulamayan nilgün ün anısına
isteyerek ölen kişi ile istemeden ölen insan
arasında,temelden,kökten bir fark vardır:-
ilki, herşeyin ötesine geçmiş olmakla, huzurludur;
ötekiyse, hiçbirşeyi çözememiş olmakla, huzursuz...
"bitmeyen sükunlu gece" ile "kabir azabı"
arasındaki fark da bu farkta yatsa gerek..
keşke daha çok, daha çok yazabilseydi..
(bkz: kırmızı kahverengi defter)
(bkz: kuğu ezgisi)*
#39628 duman |
14 yıl önce
2
"hayat hep yüzünle seviştik, tersinin hatırı kaldı."
"ve ben -kafamda tatsız düşünceleri olgunlaştıran, evirip çeviren, cansız. bitkin, edepsiz - ben de fazlaydım bu fazla varlıklardan hiç olmazsa birini yok edeyim diye kendimi yok etmeyi düşünüyordum için için. fakat ölümüm bile fazladan olacaktı sonsuzluğa dek fazlaydım ben."
"yeryüzündeki aşk olasılığı ve süreci de karıncaların karşılaşmaları ve yaklaşık 10 saniye birbirlerine dokunmaları oranında. ne zavallılık!"
"bir yaşamın düşe eklenmesiyle bir düşün yaşamdan çıkarılmasının hiç bir ayrımı yok. bir de körler var kuşkusuz, kuşsuz. hep karanlıkta düşünürler."
"başkaldırmış düşünce bedenin aşık olurluğundan başka ne?"
"ölürken kahkahamı ona bırakacağım."